Hakikatin ve Vicdanın Yanında Olanlara MAÜ’den Cesaret Ödülü

“Dünyanın Cesarete İhtiyacı Var” temasıyla gerçekleştirilecek ödül töreni, 17 Nisan Perşembe günü Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörlük Konferans Salonu’nda yapılacak. Etkinlik, sadece ulusal düzeyde değil, uluslararası katılımla da dikkat çekecek. Türkiye’nin dört bir yanından ve yurt dışından akademisyenler, diplomatlar, medya mensupları, sivil toplum temsilcileri ve öğrencilerin yoğun ilgi göstermesi bekleniyor.

Cesur Duruş Sergileyenlere Onurlu Ödül

Bu özel törende; insan hakları, adalet, ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü gibi evrensel değerleri savunma noktasında cesaret gösteren medya kuruluşları, gazeteciler, akademisyenler, sanatçılar, spor dünyasının temsilcileri ve devlet yetkililerine "Cesaret Ödülü" takdim edilecek. MAÜ, bu ödülle sessiz kalanlara değil; vicdanın, hakikatin ve adaletin sesi olanlara sahip çıkmayı amaçlıyor.

Gazze Direnişi İnsanlık Vicdanının Sembolü Olarak Vurgulandı

Üniversite yönetimi, özellikle Gazze’de yaşananlara dikkat çekerek, bu coğrafyanın sadece bir direnişin değil, aynı zamanda insanlık vicdanının ortak sesi haline geldiğini vurguladı. Yapılan açıklamada, "Bu ödüller; hakikate gözünü kapatmayan, zulme karşı sessiz kalmayan herkesin yanındayız mesajıdır" denildi.

Gelecek Kuşaklara Onurlu Bir Miras Bırakma Hedefi

MAÜ, bu programlarla sadece bugünü değil, geleceği de şekillendirmeyi amaçlıyor. Şehitlerin hatırasını yaşatmak, soykırım uygulayıcılarını insanlık önünde sorumlu tutmak ve yeni nesillere onurlu bir miras bırakmak, üniversitenin temel hedefleri arasında yer alıyor. Bu doğrultuda her kesimden katılımın beklendiği törene, tüm halk davet edildi.

Ödüller Kalıcı Hale Geliyor

Geçtiğimiz yıl ilk kez düzenlenen “Siyonizm’e Karşı Cesaret Ödülleri”, bu yıl daha geniş katılımla ve uluslararası düzeyde sahiplerini bulacak. MAÜ yönetimi, bu ödüllerin gelenekselleşerek her yıl düzenli olarak verileceğini ve insanlık adına önemli bir farkındalık oluşturacağını duyurdu.

Cesurların Yanında Olmak Bir Sorumluluktur

Siyonist uygulamalara karşı ses çıkaran kişi ve kuruluşların yalnız bırakılmaması gerektiğini vurgulayan üniversite yönetimi, “Hakikatin yanında olmak, sadece bir duruş değil; aynı zamanda bir sorumluluktur. Bu ödüllerle hem bu sorumluluğu yerine getiriyoruz hem de toplumsal vicdanı diri tutuyoruz” açıklamasını yaptı.