Özgür Özel'den PKK'nın 'fesih kongresi'ne ilişkin açıklama
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Van'daki 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitinginde konuştu.
PKK'nın kongresini topladığını ve alınan kararları kısa süre içerisinde kamuoyuna duyuracağını açıklamasına ilişkin Özel, "Barışın gelmesi için atılan ve atılacak her adımı destekliyoruz" ifadelerini kullandı.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Bugün güneşin şehrindeyiz. Bugün saklanan feryatları, gizlenen umutları taşın altından çıkarmaya, bugün bu meydanda bir miting yapmaya değil, barışın ve adaletin sesini duyurmaya, barışın ve adaletin umudunu haykırmaya, bu meydanda baskılara, zulme, kayyuma, halkın iradesini tanımayanlara, darbecilere, cuntacılara karşı eylem yapmaya geldik Van'a! Eylem yapmaya!
Artık o eski siyaset dönemleri bitmiştir. Kaleler bitmiştir. Orası benim kalem, burası benim tapulu malım dönemi bitmiştir.
Buraya Konya'nın selamını getirdim. Buraya Mersin'in selamını getirdim. Yozgat'ın, Samsun'un selamını getirdim. Buradan selam almaya, selamınızı ta İzmir'e götürmeye geldim. Selam olsun Van'a, selam olsun Konya'ya. Konya'nın selamı Van'da, Van'ın selamı İzmir'de çınladıkça barışın karşıtları, dostluğun karşıtları, bu memleketteki Türkü Kürde kırdırmak isteyen, Alevi'yi Sünni'ye düşman gösterenlerin bütün oyunları bozulacak.
'CHP'NİN KALELERİ VAN'A FEDA OLSUN'
Bir olacağız, hep birlikte başaracağız! Konya'ya, Konya'ya gidince, kimi diyor ki: 'Özgür Özel, Cumhuriyet Halk Partisi, AKP'nin kalesine gitti.' Kale male yok. Ne AKP'nin kalesi var artık ne CHP'nin kalesi. Artık tüm Türkiye, tüm şehirler, bu milletin, bu halkın, kardeşliğin kalesi, Cumhuriyet Halk Partisi'nin kaleleri Van'a feda olsun. Size feda olsun. Biz demokrasiye inanmış bir gelenekten geliyoruz.
Öyle ki Van'da oyumuzun arttığı da oldu, çok düştüğü de oldu. 1957'de yüzde 57 oyu da gördük, 2015'te yüzde 1,5'u da gördük. Millet karar verdi, 5 vekilin beşini de aldık. Millet karar verdi, hiç milletvekili çıkaramadık. Millet karar verdi 1963'te, yüzde 70 oyla belediyeyi kazandık. Millet karar verdi, Van'da belediyesiz kaldık.
Ama hiçbir zaman hatayı Van'a, hatayı Vanlılara yüklemedik. Kusuru kendimizde bildik. 'Kendimizi doğru anlatamadık.' dedik. 'Doğru söylemedik.' dedik.'Yeterince çalışmadık.' dedik. İşte şimdi artık Cumhuriyet Halk Partisi'nin sadece bir parti olarak değil, Türkiye İttifakı diye söylediği, yani sosyal demokratlarla muhafazakar demokratları, muhafazakar demokratlarla milliyetçi demokratları, liberal demokratları, sosyalist demokratları ve Türk'ün demokratıyla Kürt'ün demokratını birlikte kucaklayan Türkiye İttifakı'yla geldik.
'AHMET ÖZER'İN SUÇU KÜRT OLMAK'
Manisa'da Manisalı CHP'den belediye başkanı seçiyor yönetiyor, Tayyip Bey'in memleketi Rize'de Rizeliler oy veriyor seçiyor yönetiyor... Van'a, Batman'a Mardin'e gelince, 'Seçerseniz yönettirmeyiz' diyor. İşte sana Kürt sorunu.
Lafı eğip bükmeyelim. Açık açık konuşalım. Ahmet Özer'in suçu Esenyurt'u bir Kürt olarak kazanmaktır. Kürt'ün iradesine de, Kürt'ün başarısına da tahammül yoktur.
'SIRRI SÜREYYA ÖNDER'E: RESMİ OKŞANMIYORDU O ZAMAN...
Sırrı Süreyya Önder'le özel bir hukukumuz vardır. Cezaevinden çıktı, Benim odamın önünden geçerken daldı içeri. İşte o Sırrı Süreyya Önder, 'Bir Cumhuriyet Şarkısı' filmini izlememi istedi. Gittik izledik. Sordu beğendin mi. Sana dedi bir sır vereceğim. Dedi ki, "O filmin senaryosunu ben yazdım" Dedim ki, "Peki niye afişe yazmadın?' Sırrı Bey'in resmi okşanmıyordu o zaman. O zaman zulmediyorlardı rahmetliye. Onu terör örgütünü övmekten ceza veriyordu. 'Adımı yazarsak filmde çalışana yazık ederler' dedi.
Niye dedim bana verdin. 'Partinin birinci başkanını anlatmışım, sonuncusuna emanet ediyorum. Başka kime edeceğim. Kürt, Kürt olarak bir yere gelirse, o zaman ona huzur vermiyorlar' dedi. İşte o huzuru kaçıranlara karşı huzur bulmaya geldik hep beraber.
'SELAM OLSUN SELAHATTİN BAŞKAN'A'
Biz meydanlarda, sadece Ekrem Başkan'ı CHP'lilerin özgürlüklerini değil hangi siyasi görüşten olursa olsun tüm siyasi tutsakların özgür bırakılmasını talep ediyoruz. Selahattin Demirtaş'ın özgürlüğünü de savunuyoruz. Van Demirtaş'ı ayrı sever. Selam olsun Selahattin Başkan'a...
Ancak sadece Selahattin Başkan değil tutuklu belediye başkanlarının, Zafer Partisi Genel Başkanı Özdağ'ın da özgürlüğünü savunuyoruz.
Saraçhane'ye çıktığımızda DEM'li gençler de Zaferli gençler de oradaydılar. Ama yukarıda biri vardı. İkisinin de başkanını o almıştı. İkisi de kaybediyor hep o kazanıyordu. Bu oyunu bozmak için şöyle haykırdık. Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz.
Buradan AK Partili gençlere de sesleniyorum. Bu demokrasi meydanında AK Parti’ye de MHP’ye de ihtiyaç var. Demokrasiye ihtiyaç var. Biz darbeye karşıyız. Biz demokratik siyasetin arkasındayız.
Van’da doğunun incisi Van’da, Van Denizinin kenarında boşu boşuna dünyada Van ahirette iman denilmemişken, bu güzelim şehir yıllardır ihmal edilmiş durumda. Van’a verdikleri hiçbir sözü tutmuyorlar.
'ADALETSİZLİĞİ VURDUĞU KADAR BU COĞRAFYAYI HİÇBİR ŞEY VURMADI'
Çözüm süreci bile diyemedikleri süreçle ilgili bir şey söyleyeyim. Sırrı Başkan anlattığında bunun adına ne diyeceğiz dedim. Vallahi bir şey demedik dedi. Geçen sefer önce çözüm seçim sonra barış dedik olmadı. Şimdi önce barış sonra çözüm diyoruz dedi.
Dedi ki bu sürecin garantörü biziz. Şimdi öyle günlerden geçiyoruz ki. Bu topraklar çok fırtınalardan geçti. Adaletsizliğin vurduğu kadar bu coğrafyayı hiçbir şey vurmadı. Biz Kürt meselesini inkar edenlerden hiç olmadık. Bu sorunun var olduğunu savunduk. En başından beri samimi şeffaf, Meclis zemininde çözülmesi gerektiğini, bu süreçte zarar gören herkesin ortak mutabakatıyla anaların gözyaşının dinmesini savunduk.
Ömrünü barış yolunda harcayan Sırrı Süreyya Önder’i şöyle bir kuvvetli alkışlayalım.
'TERÖRSÜZ TÜRKİYE'YE EVET DİYORUZ'
Dedik ki Kürtleri Türkiye’yi kendi devletleri olarak, uğrunda dedelerinin can verdiği devleti, demokratik, atılması gereken hangi adım varsa bu adımların hepsini hep birlikte atacağız.
Biz terörün durmasını savunuyoruz. Terörsüz Türkiye’ye evet diyoruz. Bugünlerde beklenen terör örgütünün silah bıraktığı haberinin bir an önce gelmesini sonuna kadar destekliyoruz. Meclis zemininde bugün Kürtlerin kendisini eşit hissetmediği, eksik uygulamaları düzeltecek adımların hep birlikte atılmasını, en başta kayyum uygulamasının son bulmasını, siyasi tutsakların özgür kalmasını bekliyoruz. Buna evet demeyen bu sürecin dışındadır. Gözyaşının dinmesini canı gönülden savunanlarız.
Sırrı Başkana sözümüz var. Bu süreç akamete uğrarsa, Kürtleri verdikleri sözleri tutmazlarsa da biz eninde sonunda iktidar olacağız, Türk ve Kürt’ün kardeşliğini mutlaka kuracağız.
Son sözüm şudur. İmza kampanyasında imza atan ne diyor. İmamoğlu özgür olsun diyor, siyasi tutuklular özgür olsun diyor.
Kaynak:HaberMerkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.