PKK'NIN ŞEHİT ETTİĞİ 148 ÖĞRETMENİN AİLELERİNE ŞIRNAK'TAN 148 MEKTUP
Şırnak'ta bir şehit annesinin 'Ben anneyim hatırlarım ama sizin hatırlamanız çok kıymetli' sözünden yola çıkan İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge birimi ve Şırnak'ta bulunan öğretmenler, terör örgütü PKK tarafından şehit edilen 148 öğretmenin ailesine 24 Kasım’da ellerine ulaşacak şekilde duygu dolu mektuplar gönderdi. Mektupları postaya teslim eden Ar-Ge çalışanı Büşra Açıkgöz, en son Gaziantep'te şehit olan öğretmen Ayşenur Alkan'ı da anarak, "24 Kasım arifesinde böyle bir acı olayı yaşamak hepimizi üzdü ama bu bize yolumuzdan dönmememiz gerektiğini bu bayrak için her zaman her yerde kalemimiz ile mücadele etmemiz gerektiğini hatırlattı" dedi.
Şırnak’ta bir şehit annesinin 'Ben anneyim hatırlarım ama sizin hatırlamanız çok kıymetli’ sözünden etkilenen İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge ekibinden Büşra Açıkgöz, birimdekilerle birlikte bugüne kadar terör örgütü PKK tarafından şehit edilen 148 öğretmenin ailelerinin adres bilgilerine ulaştı. Ailelerine gönderilmek üzere kentteki öğretmenler tarafından bir haftalık sürede, şehit öğretmenleri unutmadıklarına dair duygu dolu mektuplar yazıldı. Mektuplar, Ar-Ge birimine teslim edilerek 24 Kasım’da şehit öğretmenlerin ailelerine ulaştırılmak üzere postaya verildi.
‘HER YERDE KALEMİMİZ İLE MÜCADELE ETMEYİ HATIRLATTI’
Mektupları postaya teslim eden Açıkgöz, en son Gaziantep’te şehit olan öğretmen Ayşenur Alkan’ı da anarak, "24 Kasım arifesinde böyle bir acı olayı yaşamak hepimizi üzdü ama bu bize yolumuzdan dönmememiz gerektiğini, bu bayrak için her zaman her yerde kalemimiz ile mücadele etmemiz gerektiğini hatırlattı. Mektup fikri bir şehit annemizin 'Ben anneyim, hatırlarım ama sizin hatırlamanız bizim için daha kıymetli' sözünün ardından ortaya çıktı. Şehit öğretmenlerimizi unutmamak, onların ışığında, onların devrettiği bayrağı alarak, bu yolda ilerlemek için, onları unutmadığımızı ifade etmek için bu etkinliği yapıyoruz. Bizler için her biri çok kıymetli. Hepsi maalesef hain PKK terör örgüt tarafından şehit edilmiş. Kimisi, okulda bombalanmış kimisi kaçırılarak. Bunlar bizim için çok acı verici. Aynı zamanda unutmamamız gereken hadiseler. Biz nereden geldik, hangi yolda ilerliyoruz, bize hatırlatan şeyler. O yüzden bu etkinliği yaptık. Yapmaya da devam edeceğiz. Umarım bir şeylerin farkındalığını artırır. Dinimizde, 'Onlara ölüler demeyiniz' diyor. Onlar bizimle buradalar. Onların da öğretmenler gününü kutlamak için bu etkinliği yapıyoruz. Umarım ailelerinin bir nebze olsun acılarını paylaşabiliriz. Onların birer evlatları olabiliriz. Umarım meslektaşlarımızın ruhunu şad edebiliriz" diye konuştu.
'BIRAKTIKLARI KUTSAL EMANETE SAHİP ÇIKACAĞIZ'
Aynı zamanda şehit oğlu olan Tümgeneral Ömer Keçecigil İlkokulu Müdürü Ahmet Mirzanyar ise "Şehit öğretmenlerimizin ailelerine mektup yazmayı düşündük. Bundan dolayı duygu doluyuz. Özellikle böyle bir güne denk gelmesiyle çok duygulandık. Ailelerimiz bir çocuğunu kaybetmiş olabilirler ama onlarca, yüzlerce çocuk kazandılar. Bir şehit çocuğu olarak şehit edilen Ayşenur Alkan öğretmenimin ailesine başsağlığı diliyorum. Allah sabır versin. Unutmasınlar yüzlerce öğretmenleri, yüzlerce çocukları var. Duygularını en iyi anlayacak biri olarak söylüyorum; Ayşenur öğretmenim emin olsun bu çocuklar en iyi yerlere gelecekler. Hepsi okuyacak. Hepsi adam olacaktır. Çok çaba sarf ediyoruz. Onların bıraktığı kutsal emanete biz sahip çıkacağız" ifadelerini kullandı.
1988’DE TUNCELİ'DE ŞEHİT EDİLEN ALİ BOŞGELMEZ'İN AİLESİNE YAZILAN MEKTUP
Silopi ilçesindeki öğretmenlerden Cansel Şimşek'in Tunceli’nin Pülümür ilçesi Altınhüseyin mezrasında 15 Nisan 1988’de şehit edilen Öğretmen Ali Boşgelmez’in ailesine yazdığı mektubun bir kısmı şöyle: "Bin tane öğretmen yan yana gelse abinizin çocuklara öğrettiğini öğretemez. Belki gözü yaşlı sizlere ve öğrencilerine teselli olamadı ama biliniz ki binlerce çocuk, abinizi öğretmeni kabul etti. Bizlere getirilen her çiçekte, belimize dolanan her minik kolda, gülen her yüzde öğretmenimizin payını ayırdık. O minik başları okşarken elimizin birini şehidimizin eli saydık. Her öğretmen yakını gibi sizler de pamuklara sardığınız abinizi belki de o pamukta öğrencilere tohum olması için yetiştirdiğinizin farkında olarak gururla uğurladınız görev yerine. O tohumu hiç unutmayacağız. Tabii yıllar dahi geçmiş bile olsa içinizin yandığını da unutmayacağız. Şehidimizin ve bu acıyı göğüsleyen siz fedakar ailelerin hakkını ödemenin bir yolu yok biliyorum. Tek yapabildiğimiz hatırasını kitap kokulu raflarda saklayabilmek. Yetiştiremediği binlerce fidana sahip çıkmak elimizden geldiğince. Bu hakkın altında ezilen tüm öğretmenler olarak şehidimize sonsuz saygımı sunuyorum, kalbimizden onları silecek herhangi bir silgi yok. Bizler yaşadıkça kalbimizde var olacaklar. Abinizin yerini tutmayacak olsa da binlerce kardeşinizden biri olarak ellerinizden öpüyorum."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.