Bugün gittiğim bir yaylada bir karınca yuvasına denk geldim. Kombinal bir şekilde durmaksızın çalışan minnacık bedenler. İnanılmaz bir senkron şeklinde ilerlemeleri ayrı bir güzellikteydi. Karıncaların bu inanılmaz güzelliği karşısında insanların yaşayış biçiminden çok daha modern olduğuna inandım.
Materyal yaşayan tembel insanların örnek alması gereken en çalışkan canlılar olsa gerek.
Çok iyi hatırlıyorum; 1991 yılının Eylül ayında evimizin arka bahçesinde denk geldiğim karınca yuvasını çocuk halimle saatlerce durmaksızın izlemiştim. Olağanın dışında bir gariplik hissetmiştim kendimde. Beni yaşama hazırlar gibi yol gösteriyorlardı. Onları her geçen gün sahiplenmeye başladım. Hatta, yuvaya ekmek kırıntıları taşıdıkları esnada yollarını kapatan küçük bir taş parçasını yavaş bir şekilde yol güzergahlarindan kaldırmıştım.Her sabah uyanır uyanmaz pencereye gidip onları gözlemlerdim. Her seferinde durmaksızın yuvaya kırıntı taşıyorlardı.
Kendi çocuk halimle bunların hiç uyumadıklarını ve sürekli çalıştıklarını düşünüyordum.
O yaşımda, onlara zarar gelmemesi için annemden bahçeyi sulamamasi için defalarca rica da bulunmuştum. Annem bu isteğimi geri çevirmedi ve hiç bir şey ekmedigi arka bahçemizde o yuvanın bozulmaması için o sene toprağı nadasa bıraktı.
Annemin bu kıyağı karşında çok mutlu olmuştum.
Her sabah olduğu gibi karıncaları izlemeye ve onların bu yaşam biçimini gözlemlemeye devam ettim. Her gün küçük küçük sürülerin yuvadan çıktığını görüyordum. Yeni karıncaların ilk başta yollarını kaybetmelerine tanık olup zamanla alıştıklarını görebiliyordum. Çok inanılmaz bir güzellikti. Ara sıra mutfaktan aldığım ekmek kırıntılarını yollarının yanına onlara zarar gelmeyecek bir şekilde pencereden bırakıyordum. Bıraktığım bütün ekmek kırıntılarınin ertesi sabahında orda olmadıklarını görmek onların yaşamına dahil olduğumu hissettiriyordu bana. Ve çok mutlu oluyordum.
Bugün, yani 2024 tarihinin perşembe gününde gördüğüm karınca yuvasının yanına bırakmak istediğim ekmek kırıntılarını fark eden karıncalar, çok hızlı bir şekilde çalışmayı bırakıp yuvalarına doğru kaçmaya başladılar. Belli ki onlarda günümüz dünyasının insanlardan korkuyorlar.
Haklılar!!