Kültürel yozlaşma, toplumların kendi öz değerlerinden uzaklaşarak, farklı kültürlerin olumsuz etkisi altında kalması sonucu ortaya çıkan bir bozulma sürecidir. Bu süreç, toplumların kimliklerini ve geleneklerini kaybetmelerine yol açarak, sosyal yapının temel taşlarını sarsar.
Kültürel yozlaşmanın en belirgin nedenlerinden biri, küreselleşmenin getirdiği hızlı ve yoğun kültürel etkileşimdir. Televizyon, internet ve sosyal medya gibi kitle iletişim araçları, farklı kültürlerin hızla yayılmasına ve benimsenmesine olanak tanır. Özellikle genç nesiller, kendi kültürel değerlerini yeterince tanımadan, yabancı kültürlerin etkisi altında kalabilirler.
ESKİ KÖYE YENİ ADET
Şırnak yerelinde değerlendirecek olursak, sokağa çıkma yasağı sonrası ülkenin dört bir yanına dağılan Şırnak halkının 10 aylık süreçte taşındıkları yerin kültürünü benimsedikleri açıkça görülebilmektedir. Sosyal hayat, ekonomi, komşuluk ilişkileri, akrabalık ilişkileri, gelenek ve göreneklerimizin bu süreçte ağır bir tahribata uğradığı muhakkak.
Düğünlerimizden örnek vermek gerekirse
Fistan yerini tayta, abiyeye,
Şal u Şapik yerini skkiny jeane ,smokine,
"Ez Xelefım" yerini "Erik Dalına"
Bablekan yerini Ankara havasına bıraktı.
Kültürel yozlaşmanın önüne geçmek için, kültürel değerlerin korunması ve yeni nesillere aktarılması büyük önem taşıyor. Sivil toplum, yerel yönetimler, aileler ve medya, bu konuda ortak bir bilinç oluşturmalı ve kültürel mirasın yaşatılması için çaba göstermelidir.
Değerlerimize sahip çıkmak, yaşatmak, gelecek nesillere aktarmak dileğiyle...