Boks maçından önce boksör koşa koşa papazın yanına giderek ondan yardım ister ve maça öyle çıkar. Ardından gazeteciler papaza bu durumu sorduğunda papaz;
“Tanrı ona yardım edecek ama yumruk attığı zaman”
Evet dostlar gördüğünüz gibi maneviyat kuşkusuz çok önemlidir; ancak tedbir almak daima önceliklidir. Gün geçmiyor ki yeni bir felaket haberi ile karşılaşmayalım;
Deprem, sel, yangın…
Aslında bunların anlamı; ülkemizin felaketlere karşı hazır olmadığının göstergeleridir. Kuşkusuz bu hazırlıklar bilimsel metotlar ile yapılmalıdır.
Yanmaz kefenler, muskalar ve okunmuş maddeler; yangın, sel ve depremler ile baş edemez. Doğal felaketler ile ancak akıl, bilim ve liyakatli kadrolar ile başa çıkılabilir. Doğal olaylar bir felaket değildir; tedbir alınmadığında felakete dönüşürler.
Geçen hafta sebepleriyle “İnsanlığın” deprem altında kaldığından söz ettim; ancak oldukça eleştirildim. Beni eleştirenlere ‘Hobbes Vari’ bir cevap vermek istiyorum:
Değerli eşyalarınızı evinizin içerisinde çelik bir kasaya saklıyor, bu kasayı ve kasanın bulunduğu odayı defalarca kilitliyorsunuz. Bu da yetmezmiş gibi evinizin çevresini güvenlik kameraları ile donatıyorsunuz. Aynı şeyi arabalarınıza ve iş yerlerinize de yapıyorsunuz.
Peki siz bunları yaparken insanlara hakaret etmiyorsunuz da ben gerçekleri söylerken mi ediyorum?
Gündemin bu hafta yeniden depremzedelere dönmesi oldukça umut verici; çünkü eksikler ancak bu şekilde gözler önüne serilerek çözülebiliyor. Fakat seçim atmosferine gidilen süreçte bu ne kadar mümkün? Tartışılır. Tüm siyasi kadro bölgede yatıp kalkıyor. Tüm seçim çalışmaları depremzedeler üzerinden kurulmuş durumda. Açıkçası biz bu durumdan gayet memnunuz yeter ki oradaki mağdur halk bir an önce normal hayatına dönsün.
Bu süreçte mitinglerin mümkün olduğunca yapılmaması, bayrakların asılmaması ve müzik kullanılmaması önemli (Bunu yapan partileri şimdiden tebrik ediyorum). Ayrıca seçimler için ayrılan bütçe depremzedelere harcanmalıdır.
Ülkenin her bölgesinde deprem olacak gibi hazırlıklar yapılmaya başlandı. Son derece güzel gelişmeler ancak bu hazırlıkların: eğitim, sağlık, hukuk, bilim gibi birçok alanda da yapılması çok önemlidir. Nitekim bu alanlarda da eksiklerin olduğunu görmek mümkün. Eğitimin kolonları, hukukun zemin etütleri, sağlığın çimentosu mutlaka kontrol edilerek gerekirse yeniden inşa edilmelidir.
En önemlisi ACİLEN, kullanılan bu öfke dilinden vazgeçilmelidir.
Sahalarda nefret dili, deprem bölgesinde nefret dili, sokaklarda nefret dili…