AA'nın, Güney Kore'ye destek için 17 Eylül 1950'de Türkiye'den ilk tugayın yola çıkmasının 74. yılı kapsamında hazırladığı haber dosyasının 18'inci bölümünde, gazi Hasan Elalmış'ın anılarına yer verildi.
Güçlükonak'a bağlı Fındık beldesinde yaşayan, 13 çocuk, 34 torun sahibi Elalmış, 1950 yılında vatani görevini yapmak üzere İzmir Seferihisar'daki jandarma birliğine katıldı.
Birleşmiş Milletlerin çağrısıyla 25 Temmuz 1950'de Bakanlar Kurulu'nun Güney Kore'ye kuvvet gönderme kararı doğrultusunda Genelkurmay Başkanlığınca görevlendirilen birliğin içerisinde yer alan Elalmış, 1951 yılının ilk aylarında Kore Savaşı'na gönderildi.
Elalmış, Türkçe ve Kürtçe yaptığı açıklamada, İzmir'den bindikleri vapurla 1 ay seyahat ederek Kore'ye vardıklarını söyledi.
Kore'de 1 yıl kaldıklarını anlatan Elalmış, Kore askerleri ile omuz omuza savaştıklarını belirtti.
Elalmış, "Onlar, Türkiye'den çok memnun kaldılar. Onlar bizim için 'Türk askerleri bizim toprakları tekrar bize kazandırdı. Biz Türk askerlerini bu kadar cesur bilmiyorduk.' dediler. Biz savaşta öyle bir mücadele ortaya koyduk ki anlatılamaz. Savaşta birçok insan hayatını kaybetti, yakın arkadaşlarım da şehit oldu. Çok büyük bir savaştı." ifadelerini kullandı.
Savaşa yönelik anıları olduğunu ifade eden Elalmış, şöyle devam etti:
"Kore dönüşü gemide komutanım beni çağırdı, 'Senin evde tüfeğin var mı?' diye sordu, ben de 'yok' dedim. O da 'Maşallah, çok iyi bir nişancıydın. Hiç silahın olmadan deneme yapmadan bu çok ilginç bir durum' dedi."
- "Babamla gurur duyuyorum"
Elalmış'ın kızı Ayşe Elğay (33) da babasının son zamanlarda duyma yetisini kaybettiğini söyledi.
Birkaç yıl önce babasının birçok anısını kendileriyle paylaştığını anlatan Elğay, sözlerini şöyle tamamladı:
"Babam, Kore Marşı'nı hala söylüyor unutmamış, orada ne zorluklar çektiğini komutanlarıyla arkadaşlarıyla olan diyaloğunu bize anlatıyordu. Korece birkaç kelime biliyor ve bunu sürekli tekrarlıyor. Babamla gurur duyuyorum. O zaman giderek savaşa katılarak büyük bir iş başardılar. Rabb'im başımızdan eksik etmesin. Babam, 'Savaşa beni çağırsalar kuvvetim gücüm olsa tekrar giderim' diyor. Göğsünde taşıdığı madalyaların gururunu yaşıyor."