Edilen dualarından ardından dev kazanlarda pişirilen yemekler, metrelerce uzunluğundaki sofralarda ikram edildi.
Türkiye'nin farklı şehirlerinde yaşayan Şırnaklılar, her sene gerçekleştirdikleri geleneksel mezarlık ziyareti için Balveren beldesinde buluştu.
300 YILDIR GELENEK DEVAM ETTİRİLİYOR
Yaklaşık 300 yıldır, sürdürdükleri ziyareti bu yıl da gerçekleştiren Şırnaklılar, etkinliği, yıllık buluşma organizasyonu olarak gördüklerini söyledi.
Çevre köylerde yaşayanların da katıldığı Balveren mezarlığı ziyaretinde Kur'an-ı Kerim okunup, dua edildi. Her yıl Ekim ayının ilk Perşembe gününde gerçekleştirilen ziyarette, ailelerin pişirdiği yemekler 100 metre uzunluğundaki sofralara dizildi. Yaklaşık 5 bin kişinin yaşadığı beldenin 1000'den fazla hanesinden gelenler, aynı sofrada buluşurken, mezar başında dualar edilip, mezarlıklar onarıldı, ölülerin hayrına çocuklara şekerler dağıtıldı. Köye ilk yerleşen ve imamlık yaptığı iki köy arasına ev inşa edip, yerleşen Mele Derweş'in, geleneğin başlatıcısı olduğu belirtildi.
KURBANLAR KESİLİP DUALAR EDİLİYOR
300 yıldır sürdürülen gelenekte, Kurbanlar kesilip ölülerin harına dağıtılıyor. Kırgınlar, küsmüşleri bugünlerde barıştırılıyor. Öğle saatinde toplanıp, beraber namaz kılınıyor. İmamlar vaaz veriyor. Dualar ediliyor. 7’den 70’e herkes herkes burada istişare içinde. Balverenliler birlik ve beraberlik içinde bir gün geçiriyorlar.
Etkinliğe katılan ve Balverenli olan Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Abdurrahim Alkış;
“Gerçekleştirdiğimiz bir zev etkinliği, mele Devreş Zevi diye bilinen bir etkinlik. Yaklaşık 300 yıldır bu etkinlik kutlanıyor. İnsanlar hem bedenen hem manen bir varlığın mirasçılarıdır. Buradaki insanlarda babalarının, dedelerinin hem maddi hem manevi mirasçılarıdırlar. Bu manevi mirasın devamını sağlamak için yapılan bir etkinlik. Bütün Balveren beldesinin ahalisi, dışarıda olanlarda gelir, burada Kuran merkezli bir etkinlik yaparlar. İlk önce hatimleri indiririz. Vefat eden babaların, dedelerin ruhlarına itaf edilir. Bu aynı zamanda onların manevi mirasının devamını beraberinde getirir. Şimdiye kadar bu etkinliğin sosyolojik olarak çok fayda sağladığını görüyoruz. Hem manevi hem maddi açıdan güzel bir etkinlik. Devamının sağlanması gerekir diye düşünüyorum. Bunun benzeri etkinlikler yöredeki pek çok köy ve beldede bulunuyor. Ama bunların önemli bir kısmı maalesef kaybedildi. Şükürler olsun burada bu etkinlik hiç kesintiye uğramadı. Sürekli ihya edildi. Bu bir Kadiriye tarikatının etkinliği. 1600 yıllarda bu bölgeye gelen Pir Ezdin adında bir zat bölgede irşat faaliyetlerinde bulunmuş, bu irşat faaliyetinin unutulmaması için de bu ve benzeri faaliyetler hep düzenlene gelmiştir. Bir çok etkinlik varlığını sona erdirirken bu sona erdirmedi. Şimdiye kadar devam etti” dedi.
Diyarbakır’dan gelerek etkinliğe katılan Azime Kadırhan ise;
“Diyarbakır'dan geldim. Bu geleneklerimizi yerine getirmek için. Dedelerimizden kalma. Geliyoruz, mezarlıklarımızı ziyaret ediyoruz her sene. Yemek veriyoruz. Namazlar kılınıyor. Aileler hep beraber oturuyorlar. Torunlarımıza bırakmak için sürdürüyoruz bu geleneği. Geleneklerimizi unutmamak için geliyoruz, buraya. Birbirimizi görüyoruz. Yurtdışından gelenler var. Birbirlerini görüyorlar dedi.