Sevgili dostlar; siyaset kazanının kaynamaya başladığı Türkiye’de aday adaylıkları için istifalar, aday adaylıkları başvuruları vs vs gündemin en önemli olayları olarak önümüze düşüyor.
Fakat dikkat çeken önemli de gelişmeler var seçilmek ve vekil olmak isteyenler maalesef kendilerini seçecek olan asillerin gündeminden çok farklı kulvarlarda yüzmeyi tercih ediyorlar. Depremin en çok etkilediği illerden birinin valisi olan ve herşeyini kaybeden insanların hiçbir derdine derman olamayan bunu yapamadığı için istifa etmek yerine halka hizmet için istifa ettiğini söylüyor. Keşke istifa gerekçesi işini gereği gibi yapmamış olduğu için olsaydı.
Öte yandan son yatım asırdır neredeyse artık siyaseti ticaret kapısı olarak görerek, sadece kendini ve çevresini ihya etmek isteyen mesela ortaokul mezunu olup sahte diplomalarla üniversite hatta banka yönetimlerine kadar bile yükselenlerden tutun, başkasının yada hazine arazilerine kendi ve yakınlarına tapu ettirenlere kadar mı dersin? Milletvekili yada yönetici yada geçmişte aday adayı olmadan önce hiçbir şeyleri olmayanların ülkenin her yerinde artık devlet ihaleleri alarak zenginleşen siyasilerden geçilmiyor.
Şimdi de bunları görenler aday adayı olabilmek için adeta yarışa girmiş durumdalar. Daha önce sayısını bile hatırlamadıkları kadar parti değişikliği yapmış en son siyasetin çöplüğüne atılanlar bile bugün, kapı kapı gezerek yeniden menfaat peşinde koşarak il yöneticileri veya aday adayı olmaya çalışıyorlar.
Oysa herkesin şunu bilmesi gerekiyor ekonomideki çok çok kötü gidişat, pandemi, seller ve en son depremlerin iyice etkilediği halk, ticaret değil siyaset yapan siyasetçiler istiyor.
Bunun aksini düşünerek siyasete girmek isteyen siyasiler veya siyasi partiler 14?Mayısta halkın tokatını yiyecek gibi görünüyor.
Partilerin de partililerden aşağı kaşı yanı yok maalesef. Nasıl mı? Daha önce şu aşiretten, şu spor kulübünden, şu bürokrasiden ve şu ticaret erbabından aday belirleme çalışmalarında yeniden başa dönmeleri kesintisiz devam ediyor.
Haydi hayırlısı ne diyelim…