Vicdanı ve Adaleti Aramak Mı?

Kapitalist dünya düzeninin hakim olduğu, Küresel sermaye kurallarının yaşamın her alanında geçerli olduğu kapitalist imaj çağında vicdanı, adaleti hakkı hukuku aramak ne kadar doğrudur?

Böyle bir dünya düzende insanın geldiği hal durumu nedir? Hiç düşündünüz mü?

Her şeyin birbirine karıştığı böyle bir dünya düzeninde insanlığın ve insanın geldiği hâl durumuna bir göz atmak gerekirse;

Müslümanın İslamiyet’in gerekliliğini yerine getirmediği,

Solcunun solcu olmadığı,

Milliyetçinin milliyetçi olmadığı,

Dürüstün dürüst olmadığı,

Doğru söylemler söyleyenlerin doğru olmadığı,

Vicdanın vicdansızlaştığı,

Adaleti savunanların adaletli olmadığını görerek yaşıyoruz.

İnsanın geldiği bu hal durumunda her şey birbirine karışmış, insanlar algı yönetimi ile yönetilmektedir.

İktidardaki güçler bizi kendi kuralları ile yönetmekte...

Böyle bir düzende insanların bir kısmı milyon dolarla oynarken, insanların ekseriyeti derin yoksulluk içinde kıvranıp dururlar ve gelecekle ilgili hayalleri, umutları gittikçe tükenmekte daha doğrusu ekonomik, sosyal alanda toplumun katmanları arasında büyük uçurumlar yaşanmakta...

Bir avuç insan cennete yaşarken insanların büyük çoğunluğu cehennem hayatı yaşamakta.

Böyle bir durumda sizce vicdanı ve adaleti hakkı hukuku aramak ne kadar sağlıklı?

Kısaca demem o ki, böyle bir durumda her şey para olmuş, paran varsa paşa da sensin. iktidar da sensin. Ne yazık ki durum böyle.

Durum böyle olunca; adaleti aramak, vicdanı aramak, dürüstlüğü aramak hakkı hukuku aramak saflık değil de nedir?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri