Mustafa UÇAR

Mustafa UÇAR

HER ŞEY ŞIRNAK İÇİN DİYENLER!... ELİNİZİ DEĞİL, GÖVDENİZİ TAŞIN ALTINA KOYSANIZ AZDIR...

HER ŞEY ŞIRNAK İÇİN DİYENLER!... ELİNİZİ DEĞİL, GÖVDENİZİ TAŞIN ALTINA KOYSANIZ AZDIR...

Başta söyleyeyim bu memleket için taş üstüne taş koyan her kimse Allah ondan razı olsun. Ayrıca geçmişte Şırnak'ta yaptığı çalışmalarla insanlarımızın zihninde iz bırakan ve ebediyete intikal eden tüm yöneticilerimizi, toplumun ileri gelen kanaat önderlerini saygıyla yad ediyorum. Bu vesileyle, yaklaşan seçimlerle birlikte şehrimizi yönetmeye talip olan adaylara işsizlikle ilgili ne tür projeleri üretebileceği konusunda fikir alışverişinde bulunacağız.

Biz Şırnaklılar olarak, hem şanslıyız hem de şansızız. Şanslı olduğumuz nokta, (bir kısmı bilinçsizce yok edilmiş olsa da ) Coğrafyamızın sahip olduğu doğal kaynaklarımız. Ormanlarımız, yeraltı kaynaklarımız, zengin kömür yataklarımız ve eminim kaliteli petrol bakımından da bir o kadar zengin olmamızdır.

Şansızlığımız ise Allah’ın bahşettiği bu zenginlikleri ve kaynakları yeterince değerlendirmesini bilemeyişimiz. Sahip çıkmayışımız.

Günümüzde teknolojinin bu kadar geliştiği çağda nasıl olurda bu zenginliklerimiz keşfedilemez? Neden acaba? Veya keşfedilip hali hazırda çıkarılan ve işletilen kaynaklar yerel halk tarafından neden yeterince yararlandırılmıyor?

Hep dışardan gelen veya gelenler yararlandırılıyor?

Bu durum düşündürücü değil mi?

Daha önce terör engelliyor deniliyordu.

Evet, terör ve güvenlik sorunu elbette çok önemli bir faktördür. Ancak terör bitti, bitiyor. Artık şehrin bir ucundan öbür ucuna gidilebiliyor. Peki, yıllar önce envanteri çıkarılmış ve üstü örtülmüş madenler neden hala işletilmiyor?

Birileri mi engelliyor acaba?

....Ve Şırnak'ımız hala neden geri bırakılıyor, ekonomik olarak gelişmiyor. Neden acaba?

Komplo teorilerine inanmıyoruz; Ama biri söyleyebilir mi? Neden maden dolu coğrafyamızın dağlarında kazma dahi vurulmuyor? Neden gençlerimiz oralarda istihdam edilmiyor?

Burnumuzun dibinde komşularımızda oluk oluk petrol akarken, nasıl olur da sınırlarımız dahilinde hiç bir şey yok? Peki, altın ve bakır? Hatta Rodyum, Platinum, Plütonyum, Trityum gibi gramı bile milyonlarca dolar tutarında olan bu zengin madenlerin dağlarımızın bağrında olma ihtimali yok mu?

Doğal kaynaklar ve zenginlikler konusunda şanslıyız. Ancak bu değerleri ortaya çıkarmak için erdemli insanları bir araya getirecek insanlara ihtiyacımız var. Genç cevherleri yetiştirecek beyinleri Şırnak'ta toplayacak kurumlara ihtiyacımız var.

Artık zenginlerimiz, iş adamlarımız daha doğrusu varlıklı tüm insanlarımız elini taşın altına koymalı ve genç kardeşlerimize istihdam olabilecekleri işlere yönlendirmelidir. Artık yeter!...

Bu şehri ve ilçelerini yönetecek belediye başkanları, bu memleketin gerçek evlatlarıdır. Onlar elini değil, gövdelerini taşın altına koymalı, sadece yüzeysel olarak şehrin temizlik, kaldırım gibi sorunlarıyla ilgilenmemelidirler. Yerel yönetimlerde görev alacak yöneticiler ve iş adamlarımız ortak bir istihdam yaratma projesiyle Şırnak'ın gelişmesi ve insanlarının huzur ve refahı için ellerini taşın altına koymalıdırlar.

İnanın hangi partiden olursa olsun, koltuğunun altına bu tür projeler koyup, ekibiyle beraber Ankara’ya gidecek olan bir belediye başkanı gereken karşılığı alacaktır. Dedim ya, komplo teorilerine pek de inanmıyor, Kulak asmıyoruz. Ama makus bir tarihe sahip olduğumuza inanıyoruz. Bu şehrin makus tarihini kimse unutmamalı Ve bu makus tarihi tersyüz edebilecek ekiplere bu şehrin ihtiyacı var.

Önde gelen toplumsal dinamiklerimiz, STK'larımız. Sivil Toplum Örgütlerimiz, toplum yararına çalışan derneklerimiz, Yerel yöneticilerimiz ve hepsinden öte Şırnak halkı bu düşüncelerle hareket edin birleşin bir olun.

İnanın ki Şırnak'ın tarihini yeniden yazmayı başarabilirsiniz.. Bu makus talihi ve kaderi isterseniz Allah'ın izniyle değiştirirsiniz.

Bu makus tarihi alt üst ettiğinizde bu verimli, paha biçilmez cennet coğrafya size çocuklarınıza ve torunlarınıza hayal bile edemeyeceğiniz bir gelecek sunacaktır.

Her kesin işi aşı olacak. Huzur ve güveni olacak.

Gelecek ile ilgili kaygı da olmayacak.

Ve herkes aradığı mutluluğu bulacak.
YETER Kİ DOĞRU KARAR VERMEYİ BİLELİM...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa UÇAR Arşivi