Yıllar yıllar önce Anadolu’nun her minik köyünde çatılı iki derslikli yanında lojmanı olan epey geniş bir arazi üzerine oturtulmuş köy okullarımız vardı bizim. Onları yetiştiren ögretmen okulları birde. O ögretmenler o köyün sağlıkçısı, ziraat muhendisi, veterineri, inşaat mühendisleri idi ayni zamanda. Gezerken köylerde yıkılmayan satılmayan okullara bakin onlarca ağaç yetiştirmistir o öğretmenler. Kimse de marjinaller dememiş önce o ögretmenleri yetiştiren okullar yok edildi, sonra köy okulları, sonrası ortada eğitim sistemi. Ne dediğimi merak edenler YÖK’ün sorulara kaç cevap verildiği istatistiğine baksın.
Bir de o öğretmenler bir şarkı öğretirdi tüm okullarda istisnasız. Hepimizin hatıratından bölük pörcük vardır sözleri. Bir tek dal kırmadan, Ağaçlar ormana dönmeli yurdumda öyle bir cocuk şarkısıydı, herkes ezbere bilir her çoçuğun ağacı olur du okul bahcesinde. Ne kuraklaştık demi. Şimdi belediyelerin diktiği ağaçları söken çocuk ve yetişkinlerimiz var. Koruyan, doğayı seven kesim ise marjinal oluyor bilginize. Garip zamanlardan geçiyoruz vesselâm, zaten geçen gidiyor. Erkin baba da gitmiş eminim bu gunleri gördükçe ya fesüphanallah yada insanlığı süpürdü çöpçüler demiştir kuvvetle muhtemel. Yakılan, yıkılan, yok edilen senin ülkendir. Savunanam da, marjinal değil vatanseverdir benim bildiğim. Sizi bilemem.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.