Leyla EDİŞ
Su Gelirse Haber Verin : Kanîya Jêri ‘den (Aşağı Çeşme) Kalan Sabır :)
Şırnak’ta su işi öyle belediye bültenleriyle anlatılacak mesele değil. Bu iş biraz sabır işi, biraz kader, biraz da “bakalım bugün ne olacak” meselesi.
Biz çocukken büyüklerimiz sabah kalkınca ilk iş pencereye bakmazdı; musluğu açarlardı. Çünkü bu memleketin imtihanı suyla gibiydi. Akarsa gün güzel geçerdi. Akmazsa… zaten herkesin morali baştan düşerdi.
Şimdi şu söylemleri duyar gibiyim: Hep de eskiler anlatılmaz ki canım. Ama üzülerek söylemeliyim güzel memleketimin değişmeyen bir klasiği var: Su kesintisi. Dünyada bazı şeyler asırlardır sabittir; yerçekimi, güneşin doğudan doğması ve Şırnak’ta suyun ara sıra akması gibi. Biz çocukken, suyun akıp akmayacağı meteorolojik bir mucize gibiydi ama en güzel alternatif herkesin gönlünde taht kuran o meşhur kaynak vardı: Kanîya Jêri.
Bidonunu alan giderdi. Kim erken gelmiş, kim sırayı kaynatmış, kim bidonu fazla doldurmuş… Hepsi belliydi. Orada su kadar laf da akardı. Herkes birbirini tanırdı, kimse kimseye yabancı değildi. Şırnak’ın “sosyal medyası” gibiydi o çeşme… Story atamıyordu o sıradakiler ama sırada beklerken herkes birbirinin bütün dertlerini, heyecanlarını, aksiyonlarını öğrenirdi. Su yok ama muhabbet akıyordu. Devrinin efsane mekânıydı.
Kanîya Jêri, suyun değil; insan ilişkilerinin sudan daha akışkan olduğu bir okuldu adeta. Dertlerini paylaşanlar, su sırası beklerken yemeğini yakan, bebeği beşikte bırakan teyzelerin sitemleri ve sıra bizimkilere gelmesin “kim taşıyacak şimdi o bidonları” diyen o zamanın çocukları bizler..
Sonra büyüdük… Biz değiştik, dünya değişti, teknoloji değişti… Ama Şırnak’ın su meselesi.. “Beni böyle kabul edin” diyen inatçı sevgili gibi hiç değişmedi.
Kanîya Jêri yok oldu, çeşmeler tarihe karıştı… Ama biz hala aynıyız: Bir bakmışsın musluk açılmış, su yok. Bir daha açıyorsun, yine yok. Sonra üçüncü kez açınca “Acaba bu musluk çalışıyor mu?” diye kendine küsüyorsun. Su gelince de Evde ses yükselir: “Su gelmiş!” Sanki müjde var.
Tabi bir de “bugün su gelir mii? Gelmez mi?” sorusuna da güçlü tahmin etme becerileri de kazandık.. Ama umudu kesmeyiz, çünkü Şırnaklı olmanın doğasında suya romantik bir bağlılık vardır. Artık Kanîya Jêri’ye gidip sırada bekleyemiyoruz ama musluğun başında içimizden bir iç çekiş, bir sitem, bir nostalji…
Bizim yeni Kanîya Jêri’miz: evlerimizdeki musluklar.. Sıraya da gerek yok, kendi kendimize bekliyoruz zaten.
Son söz:
Kışa girerken geçtiğimiz yaz her ne kadar çok fazla su problemi yaşamış olsak da bu çile yine de bizi hayata bağlıyor diye düşünüyorum.
Biz bu su meselesini çözemedik ama en azından mizahımızı kaybetmedik.
Belki bir gün bu su da sürekli akacak…
Olmadı, biz yine güleriz; mizah da bizde, sabır da bizde.
Ama belediyeye de küçük bir not bırakalım:
Biz tamamız, sıra sizde.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.